Başar Özcan’ın Hikâyesi: Next Level Barber ile Markalaşma Yolculuğu

Başar Özcan’ın Hikâyesi: Next Level Barber ile Markalaşma Yolculuğu

Ben Başar Özcan, Feolot Next Level Barber’ın kurucusuyum. Bir yılın sonuna yaklaştık ve bugün geriye dönüp baktığımda, bu yolculuk bana çok şey öğretti.

Daha önce bir başkasının yanında personel olarak çalışıyordum. Ama işlerimi güzel yönetmem, sürece inanarak ilerlemem ve çok çalışmam sayesinde kendi markamı kurdum. Şimdi önümde çok güzel yıllar var ve her anını en iyi şekilde değerlendirmeye kararlıyım.

Marka Bir Tabeladan İbaret Değil

Benim için marka, sadece bir isim ya da logo değil.
Marka dediğiniz şey insanların kalbine dokunabilmek, onları mutlu edebilmek.
Bir müşteriyi dükkânınızdan mutlu gönderebiliyorsanız, marka zaten sizsiniz.

Bodrum’da geçirdiğim dönem, mesleği öğrenmem açısından bana çok şey kattı. Orada çok güzel insanlar tanıdım, hikâyem güçlendi. Bir yıl önce her şey kötü giderken, bugün harika bir noktadayım. İşte bu yüzden ümidimi hiç kaybetmedim.

Markalaşmak Güzel, Büyümek Zor

İşin en zor kısmı aslında markayı kurmak değil, markalaştıktan sonra büyümek.
Çünkü büyüme sürecinde yapabileceğiniz hatalar sizi üzüyor, her gününüz stresli geçiyor.
Bir yıl içerisinde hayatımda değişen tek şey aslında daha çok çalışmak oldu.

İnsanlar başarıyı gördüğünde sanıyorlar ki, birileri size altın tepside sunuyor. Oysa ki gerçek şu: Daha fazla çalışmak, daha fazla üretmek, daha fazla kendine yatırım yapmak gerekiyor.

Destek Olmadan Olmaz

Bir marka asla tek başına kurulmaz. Yanınızda size destek olacak, sizinle birlikte büyümek isteyen insanlar olması lazım. Çünkü tek başına yüklenmek imkânsız.

Benim için bir iş kurmak, sadece para kazanmak değil. Bir iş kurmak, dünyaya “Ben de buradayım” demektir. Marka bir logodan ibaret değildir; marka insanın karakterini, dünyaya yansıttığı tutkusunu gösterir.

Her Gün Bir Adım Daha Fazla

Ben bu yolculukta her gün küçük küçük adımlar attım, kendime yatırım yaptım.
Bugün de aynı şekilde her gün bir fazlasını yapmaya çalışıyorum. Çünkü markalaşmak istiyorsanız rakiplerinize değil, önce kendinize karşı daha iyi olmanız gerekir.

Her gün kendini yenmek, her gün üzerine bir şey daha koymak… İşte markanın gerçek gücü burada gizli.

Sonuç: Tutku ve Emekle Yükselen Bir Yolculuk

Benim için marka sadece bir iş değil, bir hayat biçimi. Küçük bir dükkânınız da olabilir, büyük bir şirketiniz de… Önemli olan, müşterinize verdiğiniz duygu ve tutkuyu onlara hissettirmek.

Feolot Next Level Barber bir yılda bana şunu öğretti: Başarıya giden yol, sabır, emek ve tutkuyla atılan küçük adımlardan geçiyor.